KİTAP TANITIMI  


Kentsiz Kentleşme 
Yurttaşlığın Yükselişi ve Çöküşü 
Murray BOOKCHIN
 

Bu kitap, kentler ve yurttaşlık üzerine yazılmış ve kentleşmenin kişilik, özgürlük ve insanoğlunun doğaya olan duyarlılığı üzerindeki etkileri aktarılmıştır. İnsanların yalnızca topluluklar oluşturmakla kalmayıp, bir çok konuda birlikte hareket etmeleri, bu kitapta kapsamlı bir şekilde ele alınmıştır. 

Yazar, "Biz kentleşmeyi kent olmakla karıştırmakla kalmadık; insanlığın bugünkü durumunu açıklayıcı yönüne ve yarattığı halk idaresi sistemlerine rağmen kenti, düşünce tarihinin içindende çıkarıp attık" diyor ve kente ilişkin tarihsel standartların etik açıdan yorumlanması ve etkin yurttaşlığı teşvik eden kentsel şekil ve değerlerin oluşturulması gerektiğine dikkat çekiyor. 

Etkin yurttaşlığın gelişmesine uygun kurumlara sahip olmayan bir kentin, şekilsiz bir yığından, yapılardan, caddelerden ve meydanlardan oluşan bir karmaşadan başka bir şey olamayacağının anlatıldığı kitapta; politik alanın, elle tutulur nitelikteki politik kitleler için yaşamsal bir gerçek haline gelmesi, ancak kendi kendini yöneten bir varlık olan yurttaşın çabaları ile mümkün olabileceği anlatılmıştır. 

Kitabın arka yüzünde günümüzde insanın, kentlerin, ulus-devletin ve yurttaşlığın ne şekle dönüştüğü çarpıcı bir şekilde özetlenmiştir: "Bugün, insan ilişkilerinin ayrışmaya başladığı bir dünyada yaşıyoruz. Akıl bedenin, düşünce maddenin, birey topluluğun, kent kuşakları kentlerin, kentler kırsal kesimin, insanlık ise "vahşi ve yola getirilmesi güç" olarak görülen doğanın karşısında yer alıyor. Böylesi "yoksun" bir noktaya evrilmemizde en büyük pay sahibi olan ulus-devlet ise artık totaliter bir karaktere bürünmüş durumda. Politika, kentsel ve katılımcı özünden kopartılıp "devlet'e indirgenmiş, yurttaşlar vergi mükellefi birer "seçmen'e dönüştürülerek etkisizleştirilmiştir. Toplumsal sorunlarda söz sahibi olan bir zamanların aktif yurttaşı, giderek eylemşizleşmiş, düşünsel becerileri azalmış, umursamazlığı artmış; bütün etkinliğini alışveriş,moda, dış görünüş ve kariyer gibi alanlarda göstermeye başlamıştır. Ne devletin ne de onun doğrudan uzantısı olan politik partilerin halkla "doğrudan" bağı vardır artık. Demokrasi kavramının doğuşu ve gelişimine sahne olan kentler, ulus-devletin yarattığı "kentleşme" denen süreçte homojen, mekanik ve kâr hırsının herşeyin önüne geçtiği bir "pazar" haline gelmiştir. Halk kültürü sentetikleşmiş; insan ilişkilerinde evlilik bir "yatırım"a, çocuk yetiştirme "iş"e, hayat bir "bilanço"ya, idealler "satın alınabilir şeyler"e, yerleşimler ise "işletme"ye dönüşmüştür." 

Murray Bookchin, Kentsiz Kentleşme'de Çatalhöyük'teki toplumsal hayatın katılımcı boyutundan Antik Yunan polislerindeki yurttaşlık bilincine, ve yurttaşlık kavramının tarihsel gelişimini inceleyerek ulus-devletin insanlık tarihindeki tahripkar yanlarına dikkat çekiyor. Doğal hayatı ve insani toplulukları yok ederek ulus-devleti güçlendiren kentleşme anlayışlarına karşı bir yerel yönetim programını tartışmaya açıyor. Yerel yönetim kurumlarını birbirleriyle uyum içinde çalışabilecek biçimde yeniden yapılandırmaktan; insan ilişkilerinde dayanışmayı içeren yaratıcılıktan; ulus-devletin yerine politik açıdan konfederasyon sistemine dayanan yerel yönetimlerden; insanlık ile doğa arasında katılımcı, hiyerarşik olmayan yeni bir ilişki kurmaktan; kentin yeni bir tür etik birlik, bireyin insani ölçek içinde güçlendirdiği,katılımcı ve ekolojik bir karar sistemi ile yurttaşlık kültürünün tek kaynağı olarak yeniden kurgulanmasından... söz ediyor. 

Bookchin'e göre yerel yönetim özgürlüğü, politik özgürlüğün tabanını, politik özgürlük ise bireysel özgürlüğün tabanını oluşturur; özgür, elinde kendi kadehini tayin etme hakkı bulunan ve etkin yurttaşlar etrafında yapılandırılmış yeni bir katılımcı politikanın inşaası tümüyle buna bağlıdır.


Betonarme 
(Geliştirilmiş Yeni Baskı) 
Uğur ERSOY (ODTÜ) - Güney ÖZCEBE (ODTÜ)

1985 yılında ilk baskısı yapılan ve mühendislere rehberlik etmiş olan betonarme kitabı, betonarme ve deprem mühendisliğinde önemli gelişmeler olan "Afet Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkında Yönetmelik" ve 2000 yılında yürürlüğe giren "Betonarme Yapıların Tasarım ve Yapım Kuralları, TS 500?ü de içine alarak geliştirilmiş baskısıyla yenilenmiştir. 

Kitapta, yeni deprem ve betonarme yönetmeliklerinde, kesit hesabı için taşıma gücü, tek yöntem olarak benimsenmiş, bu nedenle 1985 baskısında olduğu gibi bu baskıda da tüm kesit hesaplarında taşıma gücü temel alınmış, "emniyet gerilmeleri yöntemi"ne yer verilmemiştir. 

Kitabın temel amacında, davranış bilgisi ön planda tutulmuş, her bölümde davranışa ağırlık verilmiş ve anlatımlar yönetmeliklerle sınırlı tutulmamıştır. Her konuda, deprem ve betonarme yönetmeliklerinde o konu ile ilgili hükümler verilmiş ve açıklanmıştır. 

Dokuz bölümden oluşan kitapta, örnekler, ülkemizde yürürlükte olan bu iki yönetmeliğe göre hazırlanmasına özen gösterilmiştir. Her bölümün sonunda "Özel Konular" başlığı altında, ilgili mühendisler, yüksek lisans ve doktora öğrencileri için yararlı olacak ayrıntılı irdelemeler ve daha ileri konulara yer verilmiştir. 

"Betonarme bir yapı için yapılan çözümleme ve kesit hesabı birçok varsayıma dayanmaktadır. Bu nedenle elde edilen sonuçlar kesin olmaktan uzaktır. Mühendisin çözümlemeden elde ettiği sayıları sonuç olarak görmemesi gerekir. Bu sayılar sadece kılavuzdur, yol göstericidir. Mühendis, bu sayılara bakarak davranışı daha iyi anlar ve daha sağlıklı kararlar verebilir" diyen ERSOY ve ÖZCEBE, Hardy CROSS'un, yapısal çözümleme ve kesit alanları ile ilgili bir söyleminden bahsediyor kitabın önsözünde: "Mühendisler, tasarım aşamasında bir çok hesap yaparlar. Hesap sonuçlarını, bir çözüm olarak değil, mühendisin düşüncesini ve kararını yönlendiren sayılar olarak görmek gerekir." 

Geliştirilmiş yeni baskıda her bölüm sonuna özellikle öğrencilerin yararlanabileceği problemler eklenmiş ayrıca betonarme ile ilgili bilgisayar yazılımlarına da yer verilmiştir.

 

  Bülten Index sayfası