42

sayı 133/2015

payı almıştır.” şeklinde konuştu. 

Çelik yapı üretiminin her geçen 

gün kendisine biraz daha fazla 

yer edinmesine karşın toplam 

yapı üretimi içinde ülkemizde 

%5 bile olmadığını, taşıyıcı 

sistem tasarımı açısından 

çeliğin standartlara uygun 

olması, yeni üretilen çelik 

yapıların deprem güvenliklerinin 

sağlanmasının önemini belirten 

GÖKÇE, planlama, denetleme 

ve uygulama olarak bütünsel bir 

bakış açısına sahip olunmadığını 

söyleyerek, “Mesleki yetkinlik 
konusu, mühendislik ve mimarlık 
hakkında yasa, Yapı Denetim 
Yasası, kentsel dönüşüm 
yasası halen eksiklikleriyle 
birlikte karşımızda duruyor. 
Kentlerimizdeki uygulamaların 
sadece mülkiyet esasına 
dayanan bir anlayış yerine, 
bütün analizlerin bir kentsel 
tasarım noktasında ele alınarak 
mekân güvenliği ve kalitesinin 
sağlanması, yaşanabilir sosyal 
bir çevrenin düzenlenmesi 
ekseninde geliştirilmesi son 
derece önemlidir. Binaların 
tasarım kriterleri, yönü, geometrisi, 
sıcaklık ve nem ilişkisi, güneşten 
gelen radyasyon ve mevsimsel 
değişimlere uyum kapasitesi gibi 
çeşitli parametrelerin dikkate 
alınarak üretimlerin yapılması da 
son derece önemlidir.”
 dedi.

GÖKÇE, “Yine yaşanabilir 
çevre standartları ve enerji 
verimliliğinin yanında modern bir 
tasarım ve bakım maliyetlerinin 

azaltılması, karbon salınımı 
ve elektriğin optimal ölçekte 
kullanılması da önemsediğimiz 
önemli bir konudur. Ne yazık 
ki yapı güvenliği sürekli olarak 
öne çıktığı için bu tür kalite ve 
sürdürülebilirlik konularına çok 
fazla girilmemektedir. Biz yapı 
stokumuzun güvenli olmasını ve 
depreme hazırlanması konusunda 
her fedakârlığı yapmaya hazırız. 
Bu bağlamda yapılacak yeni 
çalışmalara katılmayı, çalışmaları 
özendirmeyi, desteklemeyi ve 
paylaşmayı amaçlıyoruz. Yerel 
yönetimleri, merkezi idare ve ilgili 
kurumları, meslek insanlarını 
ve malzeme üreticilerini 
sadece ticari kaygıyla hareket 
etmek yerine, teknik kaygıyı 
çalışmalarının önüne koymalarını 
gerektiğini çok önemsiyoruz. Her 
zaman üniversitelerimiz başta 
olmak üzere ilgili kurumlarla 
işbirliği içinde olmayı da değerli 
buluyoruz.”
 şeklinde sürdürdüğü 

konuşmasını Sempozyumda 

emeği geçenlere teşekkür ederek 

sonlandırdı. 

İnşaat Mühendisleri Odası 

Başkanımız Nevzat ERSAN 

konuşmasında 10 Ekim’de 

yaşanan Ankara katliamında 

hayatını kaybedenleri anarak 

sözlerine başladı. Odamızın 

çelik yapılarla ilgili yarattığı 

birikimin konu ile ilgili referans 

kaynağı olarak kabul edildiğini 

belirten ERSAN, çelik yapılarla 

ilgili bilimsel-mesleki etkinlikler 

düzenlenmesi arasındaki 

paralelliğin, Odamızın bilimsel-

teknolojik gelişmelere 

hâkimiyetini göstermekle 

kalmadığını, aynı zamanda 

meslekiçi eğitim konusundaki 

hassasiyetini de ifade etiğini 

söyledi. ERSAN, “Bütün bu 
çabalar, güvenli yapı üretimini 
sağlamak amacıyla yapı çeliği 
hak ettiği mertebeye ulaşıncaya 
kadar yoğunlaşarak devam 
edecektir. Çeliğin yapı üretim 
sürecindeki önemini pekiştirmek 
doğrultusundaki hassasiyetimiz 
gelecekte de artarak devam 
edecektir.”
 dedi.

Açılış konuşmaları bölümünde 

Kıbrıs İnşaat Mühendisleri 

Odası Başkanı Seran AYSAL 

ve Osmangazi Üniversitesi 

Rektörü Prof. Dr. Hasan GÖNEN 

de konuşarak Sempozyuma 

başarılar dilediler.  6. Çelik 

Yapılar Sempozyumuna, yurt içi 

ve yurt dışından 100 bilim insanı 

ile sektördeki imalatçı ve projeci 

birçok firma katıldı. 41 bildirinin 

sunulduğu Sempozyum 3 gün 

boyunca canlı olarak izlenebildi.

42

sempozyum