16

sayı 138/2016

levhalarla birleştirilerek yapılmıştır. Yöresel yapım 

tekniği açısından tarihi önem taşıyan makasların 

yapılan onarımda tümüyle yok olmasına karşı, 

çatının doğu ucundaki üç makas yerinde tutulmuş; 

böylece gelecek kuşakların eski çatı sistemini 

incelemelerine olanak tanıyan özgün izler 

bırakılmıştır. 

ICOMOS Tüzükleri ve Koruma Uygulamaları 

 

ICOMOS tarafından geliştirilen Strüktür Tüzüğü 

(2003), tarihi eserlerle ilgili çalışmalar yapan 

mimar ve mühendisler tarafından hazırlanmıştır ve 

bu eserlerin onarımına yönelik  temel yaklaşımları 

vermektedir. 

1.3. Mimari mirasın değeri yalnız görünüşünde 
değildir; tüm bileşenleriyle döneminin yapım 
teknolojisinin ünik bir örneği olarak korunmuş olması 
önemlidir. Özellikle yapıların yalnız cephelerinin 
korunup, içerdeki taşıyıcı ögelerin kaldırılması 
koruma ölçütlerine aykırıdır.

Burada sözü edilen binalar, 2. grup olarak tescil 

edilen ve yalnız dış cephesi korunan, içi tümüyle 

boşaltılan yapılardır. Tüzük iç bünyenin, strüktürün 

değiştirilmesini olumlu değerlendirmemektedir. Bu 

görüşe bağlı kalmak için tarihi yapının 1. Derece 

olarak nitelendirilmesi gerekmektedir. Örnek olarak 

Bakırköy’de bulunan 19. yüzyıl yapısı Taş Mektep 

gösterilebilir. Dış duvarları kargir, döşemeleri ahşap, 

üç katlı bir köşk olarak yapılan bina, Cumhuriyet 

döneminde ilkokula çevrilmiş; 1999 depreminde 

hasar görmüştür. Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından 

başlatılan restorasyon projesi kapsamında 

hazırlanan öneride proje mühendisi duvarları 

korumuş, döşemeleri çelik olarak önermiş; ancak 

Koruma Kurulu bu öneriyi kabul etmemiş; müelliften 

projeyi tarihi yapının ahşap döşemelerini koruyarak 

hazırlaması istenmiştir.   

1.5. Mimari  mirasın restorasyonunda, taşıyıcı 
sistemin restorasyonu tek başına bir hedef 
olarak tanımlanamaz. Asıl hedef yapının tümünün 
korunmasıdır; strüktürün korunması, hedefe ulaşmak 
için bir araçtır.
 
1.7. Taşıyıcı sistemin çökmesini önlemek amacıyla 
alınması gerekli acil güvenlik önlemleri dışında 
(örneğin deprem hasarı sonrasında), sağlayacağı  
yarar veya zarar tam olarak belirlenmeden tarihi 
esere herhangibir müdahale yapılmamalıdır. Bu 
tür acil önlemler alınırken, geriye dönüşü olmayan 
müdahaleler getirmekten mümkün olduğunca   
kaçınılmalıdır. 

3.5. Her müdahale belirlenen güvenlik hedefleri 
oranında olmalı, böylece kültürel değerlere müdahale 
en az düzeyde tutularak, güvenlik ve dayanıklılık en 
az zararla sağlanmalıdır.

3.6. Müdahale öncesinde hasar ve bozulmaların 
nedeni olan etkenler iyi anlaşılmalı ve strüktürün 
müdahaleden sonraki durumunun analizi için 
dikkate alınacaklar iyi irdelenmelidir; çünkü  
önerilecek müdahalelerin tasarımı onlara bağlı 
olacaktır.

3.7. Geleneksel ve yeni teknikler arasında tercih 
yapılmadan önce, her yapının durumu, güvenlik  
ve mukavemet talepleri göz önünde tutularak 
değerlendirilmeli, en az müdahale getiren ve kültürel 
değerlerle en uyumlu olan seçilmelidir. 

3.8. Bazen gerçek güvenlik durumunun 
ve müdahalelerin muhtemel yararlarının 
değerlendirilmesindeki güçlük nedeniyle gözleme 
dayalı bir yönteme başvurulabilir; bu durumda  
çalışmalara en az müdahale ile başlanır; gerekli 
bulunduğunda, ek veya düzeltici önlemlerle, işlem 
sürdürülebilir.

3.9. Mümkün olan yerlerde, yapılan müdahalenin 
geriye dönüşe uygun olması (reversible), böylece yeni 
bilgiler edinildiğinde yapılan müdahalelerin esere 
zarar vermeden kaldırılarak daha uygun olanlarla 
yer değiştirmesi arzu edilir. Geriye dönüşü olmayan 
müdahalelerin, ileride yapılması olası işlemleri 
engellememesi istenir.  

Duvarları ahşap hatıllarla desteklenen tarihi 

yapılarda, çürümüş olan ahşap hatılların 

yenilenmesi, depreme karşı güvenlik 

sağlayacağından önemlidir. Ahşap hatılların yerine 

duvarlara betonarme kirişler, hatıllar yerleştirilmesi, 

boyutsal ve doku olarak geleneksel yapıya aykırı, 

geri dönüşü zor müdahaleler getirmektedir.  

Tarihi eserlerde shotcrete kullanılması da 

istenmeyen bir müdahaledir. Çok uzun süre 

hava koşullarına açık kalmış olan Çırağan 

Sarayının onarımında tuğla duvarlar shotcrete’le 

sağlamlaştırılmıştır. 1999’da deprem sonrasında 

çatlayan İzmit Orhan Bey Camiinde (Ahunbay, 

2000), İzmit Bayındırlık mühendisinin shotcrete 

önermesine karşılık, Prof. Dr. F. Çılı’nın görüşüne 

başvurulmuştur. Prof. Çılı, çatlakları onarmak için 

uygun olmayan shotcrete uygulaması yerine, hatıl 

sisteminin yeniden oluşturulmasını, eski sistemin 

işler hale getirilmesini önermiş; onarım geleneksel 

sistemle, özgünlük bozulmadan yapılmıştır. 

16

makale