19

sayı 139/2016

Dinamik toprak basınçlarına ilişkin bileşke 

kuvvetin etkime noktası, duvar yüksekliğinin 

orta noktası olarak alınacak, topuğu etrafında 

serbestçe dönebilecek duvarlarda, dinamik 

kuvvetin statik kuvvet ile aynı noktada etkiyeceği 

varsayılabilecektir. Statik ve dinamik toprak 

basınçlarının, duvar arkasının normaline göre, aktif 

basınç durumunda en fazla  (2/3)∅’ açısı ile, pasif 

durumda ise sıfır eğimle etkidiği kabul edilecektir. 

DEPREM ETKİSİ ALTINDA ŞEVLERİN DURAYLILIĞI

Doğal ya da yapay şevlerin üzerinde ve yakınında 

inşa edilecek yapıların tasarım depremi etkisinde 

güvenliği ve servis görebilirliğinin korunması için, 

şevin deprem yükleri etkisinde duraylı ve işlevsel 

(servis verebilir) kalacağının tahkik edilmesi 

gerekmektedir. Deprem Tasarım Sınıfı DTS=4 olan 

binalar için deprem etkisinde şev duraylılık analizi 

yapılmayabilir.

Deprem etkisinde şev duraylılık analizlerinde, zemin 

özellikleri üzerinde dayanım katsayıları (kohezyon ve 

sürtünme direnci için, sırası ile, c’ γ

Rc

 ve tanΦ’ γ

RΦ

 

şeklinde) uygulanmalıdır. Şev içinde yer alan kazık 

veya ankraj benzeri yapısal elemanların tasarımında 

da, zemin dirençleri aynı şekilde dayanım katsayıları 

uygulanarak dikkate alınmalıdır. 

Şevlerin duraylılık analizinde zemin cinsine uygun 

bir göçme modeli kabul edilerek, zemin veya kaya 

kütlesinin dengesi araştırılır; şevin toptan göçmeye 

karşı güvenliği için  

                                                                   

(23)

koşulu sağlanmalıdır. Burada, E

t

 göçmeye zorlayan 

etkiler toplamı, R

t

 göçmeye karşı koyan etkiler ve 

dirençler toplamı, γRk (≥ 1.0) ise kaymaya karşı 

tasarım güvenlik sayısı olarak tanımlanır.

Deprem durumunda şevlerin duraylılığı, killi 

zeminlerde drenajsız kayma mukavemeti (c

u

kullanılarak toplam gerilme analizi, kumlu 

(kohezyonsuz) zeminlerde efektif gerilme analizi ile 

hesaplanacaktır. Depremlerle yeniden tetiklenme 

riski olan eski heyelan bölgelerinde, büyük şekil 

değiştirmelerine karşılık gelen kayma mukavemeti 

değerleri kullanılmalı, çevrimsel boşluk suyu 

basıncı artışına maruz kalabilecek gevşek-orta sıkı 

kohezyonsuz zeminlerde, oluşması beklenilebilecek 

maksimum boşluk suyu basıncı dikkate alınmalıdır.

Deprem etkisinde şev duraylılık kontrolü, eşdeğer 

statik limit denge analizleri, sonlu elemanlar 

yöntemi veya zaman alanında gerçekleştirilecek 

dinamik davranış analizleri ile yapılabilir. 

Topoğrafyanın ve zemin tabakalanmasının ani 

düzensizlikler gösterdiği durumlarda ve çevrimsel 

yüklemeler etkisinde önemli rijitlik kaybına 

uğrayabilecek sıvılaşabilir veya hassas zeminler 

için, eşdeğer statik analiz yöntemi kullanılmamalıdır.

İzin verilebilir yer değiştirme kriterlerinin geçerli 

olduğu durumlarda, Newmark kayan rijit blok 

yöntemi veya eşdeğer yöntemlerle, dinamik 

etkilerle uyumlu zemin mukavemet parametreleri 

kullanılarak, kalıcı yer değiştirmeler hesaplanabilir. 

Hesaplamalarda, artan şekil değiştirmeler ile 

oluşacak olan malzeme pekleşme veya yumuşama 

davranışı ve boşluk suyu basıncı artışının olası 

etkileri dikkate alınmalıdır.

Eşdeğer statik analizlerde, zemin kütlesine ve şev 

üzerinde mevcut kuvvetlere, yatay (F

H

) ve düşey (F

V

eylemsizlik kuvvetlerinin etkisi aşağıdaki şekilde 

dikkate alınacaktır:  

                              

(24)

Burada W kayan kütlenin ağırlığı, S

DS

 kısa periyod 

tasarım spektral ivme katsayısını, S

T

 ise topoğrafik 

büyütme katsayısını göstermektedir. Deprem 
Tasarım Sınıfı
 DTS = 1, 1a, 2, 2a olan yapılar 

için yapılacak deprem durumunda şev duraylılık 

analizlerinde, topoğrafik büyütme faktörü (S

T

iki boyutlu topoğrafik düzensizliklerin bulunduğu 

şevlerde ve olası göçme yüzeyinin şev tepesine 

yakın olarak geçtiği durumlarda kullanılacaktır.

Şev açısı β ≤ 15° olan şevlerde ihmal edilebilir;

taç (tepe) genişliği taban genişliğinden daha küçük 

olan sırtlarda, şev aşısı β ≥ 30° olan şevlerde

S

T

 ≥ 1.4, daha küçük şev açılarında ise S

T

 ≥ 1.2 

olarak kullanılacaktır. Olası göçme yüzeyinin tabana 

yakın olarak geçtiği durumlarda ise ihmal edilebilir.

Dilim yöntemine dayanan eşdeğer statik limit 

denge analizlerinde, kritik yüzeyin belirlenmesi ve 

kaymaya karşı güvenlik sayısının ardışık yöntemlerle 

hesaplanmasında, zemin dayanım parametrelerinin 

güvenlik sayısına bölünmesi ile zemin dirençlerinin 

mobilize olan değerlerine ulaşılacağı (γ

Rc

=γ

R

=γ

Rk

kabul edilmektedir. Özel riskler içeren durumlar 

hariç γ

Rk

 ≥ 1.10 toptan kaymaya karşı yeterli 

güvenlik düzeyi olarak kabul edilebilir.

EKLER

EK 16A – ZEMİN ARAŞTIRMALARI İÇİN GENEL 

KURALLAR 

EK 16B – BASİTLEŞTİRİLMİŞ ZEMİN SIVILAŞMA 

DEĞERLENDİRMESİ

EK 16C – DEPREM ETKİSİ ALTINDA YAPI–KAZIK–

ZEMİN ETKİLEŞİMİ

EK 16D – ARAZİ ZEMİN ÖZELLİKLERİNİN YERİNDE 

İYİLEŞTİRİLMESİ

19

makale