23
sayı 140/2017
Odamızın 45. Dönem Çalışma
Programı çerçevesinde şekillenen
ve kesinleşen çalıştaylardan olan
Örgütlenme Çalıştayı Şubemiz
tarafından 18 Şubat 2017
tarihinde Şubemizin Karaköy
Hizmet Binasında gerçekleşti.
Toplantı Şube Başkanımız
Nusret SUNA’nın konuşmasıyla
başladı. “Örgütlenme ile
ilgili gerçekleştirilecek yaygın
tartışmalar, kuramsal zeminimize
sağlayacağı katkıların dışında,
örgütlenmenin bizzat itekleyicisi,
motor gücü yerine geçecek.
Açık ki, günümüz Türkiyesi’nin
sorunlarından biri, demokrasi
kavramının içselleştirilememesi,
toplumsal dinamikler üzerine
bina edilememesidir. Elbette
bunun kaynağını biliyoruz. En
sıradan demokratik hakların
bile suç sayıldığı, her türlü
demokratik örgütlenmenin
yasaklandığı, ister politik ister
mesleki olsun örgütlenmenin suç
sayıldığı, öcü gibi gösterilmeye
çalışıldığı bir ülkede yaşıyor
olmak, bizleri sorunun kaynağına
götürmektedir. Türkiye gibi
askeri darbelerin, darbe
girişimlerinin, şiddet ve terörün
gündemden düşmediği bir
ülkenin atmosferinden bırakalım
politik yapılanmaları, meslek
örgütlenmeleri bile doğrudan
etkilenmektedir. Türkiye gibi
bilimin, bilimsel düşüncenin,
meslek disiplinlerinin
önemsizleştirilmeye çalışıldığı,
hurafelerin, akıl ve çağ
dışılığın muteber ilan edildiği
bir ülkede, bırakalım mesleki
örgütlerin gelişmişliğini,
mesleklerin evrensel normlarını
kabullenmede bile sorun
yaşanmaktadır.” diyerek
konuşmasına başlayan SUNA;
Çalıştay konuları olan inşaat
mühendisliği eğitimi, yetkin
mühendislik, meslek sorunları,
ülkemizdeki inşaat sektörü ve
inşaat mühendisliği uygulamaları
ve meslek etiği hakkında
değerlendirmelerde bulundu.
Çalıştayın mesleki sorunlar
karşısındaki duyarlılıkla, mesleki
örgütlenmeler arasındaki ilişki
üzerinde yoğunlaşacağını,
sorunların masaya yatırılacağını
ve sorunların ancak örgütlenerek
çözülebileceği gerçeğine bir kez
daha temas edileceğini belirten
SUNA, sorunlar dizisinin ilk
basamağında inşaat mühendisliği
eğitiminin geldiğini, sadece
üniversitelerin değil, eğitimin
bütün basamaklarının ulusal/
uluslararası sermaye gruplarının
ihtiyacı doğrultusunda yeniden
yapılandırıldığını ve eğitimin
aynı zamanda gericileştirildiğini
ve muhafazakârlaştırıldığına
dikkat çekti. İMO’nun
kurulduğu günden bu yana
sergilediği muhalif karakterinin
dayanağının;toplumsal
sorumlulukla, insan ve ülke
sevgisiyle ilgili olduğunu, kamu
yararına görmediği projelere karşı
çıkmanın, bilimsel gerçeklerin
rehberliğini değişmez ilke olarak
kabul etmenin, mesleki etik
ilkelerden ödün vermemenin,
meslek örgütümüzün ayırt
edici özellikleri arasında
olduğunu dile getiren SUNA,
son dönemde gerçekleştirilen
ve özünde meslek odalarını
güçsüzleştirmeyi, üyesiyle
ilişkisini zayıflatmayı amaçlayan
mevzuat değişikliklerinin, meslek
odalarımızın muhalif karakteri ile
doğrudan ilişkisi bulunduğuna da
dikkat çekti.
SUNA gündemdeki Anayasa
konusuna da değinerek,
Anayasaların temel özelliğinin
toplumsal uzlaşı içermesi
olduğunu, ülkemizde
Anayasaların olağanüstü
dönemlerde yapıldığını, toplumsal
ve siyasal kesimlerin taşıdığı
hassasiyetlerin Anayasalara
yansımadığını ve metinlerin
yönetim erkini elinde bulunduran
siyasi iradenin görüş ve
yaklaşımları çerçevesinde
belirlendiğini belirtti. Anayasa
değişiklik paketinin sadece
hazırlanma süreciyle değil,
içerdiği maddelerle de
antidemokratik özellikler
içerdiğini, 1982 Anayasası’nın
topyekûn ortadan kaldırılarak,
yerine demokratik bir Anayasa
hazırlanması yönünde toplumsal
bir beklenti varken, değişiklik
maddelerinin 1982 Anayasası’nın
antidemokratik özünü koruduğu,
hatta daha da pekiştirdiğini
dile getiren SUNA, “Türkiye
belki de Cumhuriyet tarihinin
en kritik seçimini yapacaktır.
Çünkü referandumdan “evet”
çıkması durumunda, 94 yıllık
parlamenter sistem ortadan
kaldırılacaktır. “Türk tipi başkanlık
sistemi”nde Meclis kendi içinden
hükümet çıkaramayacak,
“Cumhurbaşkanı”nı,
“Cumhurbaşkanı”nın Meclis
dışından atayacağı bakanları
ÖRGÜTLENME ÇALIŞTAYI
18 Şubat 2017
...................................................
23
çalıştay