34

sayı 140/2017

fakat harç kullanılarak imal edilen 

bölme duvarları yapıyı ayakta 

tutmaya yetmiştir. İri bloklu 

taşların ve çimento bazlı harç ile 

yapılan binalarda ise dışarıdan 

yapılan incelemede herhangi 

bir hasara rastlanmamıştır. 

İnceleme sırasında hasarlı 

yapılarda ki başlıca hasarın 

nedeni olarak,harç malzemesi 

olarak kullanılan çamurun zaman 

geçtikçe bağlayıcılık özelliğini 

yitirmesi ve taş işçiliğinde yapılan 

özensizlik veya hatalar olarak 

belirlenmiştir. Deprem etkisine 

maruz kalmadan kendi kendine 

ayakta zor durabilen yapılar en 

ufak dış etkiye maruz kaldığında 

dağılmşlardır.

Yukarıköy dışında bölgede Tuzla, 

Kızılkeçili, Bademli, Gürpınar, 

Çamkalabak gibi yerleşim 

yerleri incelenmiş görülen 

hasarların hemen hemen aynı 

olduğu gözlenmiştir. Diğer 

bölglerde çalışan üyelerimiz ile 

yapılan görüşmelerde hasar 

boyutunun en fazla olduğu köy 

Yukarıköy olduğundan raporda 

değinilen hasarlar bu köyde 

yapılan çalışma neticisinde 

raporlaştırılmıştır.

Sonuç

Bölgedeki yapı stoğu genel 

olarak inceldendiğnde 

gözlenen hasarların 

oluşmasının kaçınılmaz 

olduğu görülmektedir. Bırakın 

mühendislik hizmetini,işini 

bilen bir ustanın yaptığı yapılar 

bile bu büyüklükteki depremi 

atlatabilmiştir. Hasar gören 

yapıların çoğunun 30-40 senelik 

yapılar olduğu görülmüş ve yapı 

sahipleri ile yüzyüze görüşerek 

bu bilgiler teyit edilmiştir. Mera 

bölgelerindeki ahır olarak 

kullanılan yapılarda da hasar 

vardır fakat bu yapılar bölge 

sakinlerinin kendi imkanları 

dahilinde yapıldığından rapora 

konu edilmememiştir.

Bölgede görülen en önemli 

eksiklik, hasar tespitine katılan 

ekiplerin tecrübesizliğidir. Sayısız 

deprem yaşamamıza rağmen 

ülkemizde hasar tespitinde 

görev alacak uzman kişilerin 

olmamasından dolayı bölge halkı 

tedirginlik yaşayıp sağlam olan 

evlerine dahi girememektedir. 

Bu durum ihtiyaç sahiplerine 

yapılan yardımların aksamasına, 

hayatın olağan akışına dönme 

süresini uzatmaktadır. Hasar 

tespit çalışmasında ülke 

olarak herhangi standart veya 

hazırlığımız olmadığından 

dolayı bölgedeki hayatın 

normal akışına dönmesi zaman 

almakta,bu durumda kaynakların 

efektif olarak kullanılmasını 

engellemektedir. Bölgeye 

gönderilen yardım konusunda bir 

sıkıntı gözlenmemiş hatta devlet 

imkanlarının zorlanarak afet 

bölgesi kısa sürede kontrol altına 

alındığı görülmüştür.

Gözlenen hasarlar tahmin 

edilebileceği gibi eski, 

mühendislik hizmetinden yoksun, 

kendi halinde ayakta durması 

bile mümkün olmayan yapılarda 

gözlenmiştir. Bu depremin en 

sevindirici yanı ise can kaybının 

yaşanmamasıdır. Ülke olarak 

depreme hazırlık seviyemizin, 

afet yaşandıktan sonra 

bölgeye yardım götürmekten 

ileri olmadığı maalesef bir 

kez daha tecrübe edilmiştir. 

Özellikle kırsal bölgelerde belli 

başlı inşaat kurallarına uygun 

binaların bu büyüklükteki bir 

depremi hasarsız veya göçme 

olmadan atlatabileceği yerinde 

görülmüştür. İnşaat rantının 

olmadığı bu bölgelerde en kısa 

zamanda yapıların kurallara 

uygun hale getirilmesi en büyük 

temennimizdir.

Önde sağlam arkada ise ocak kullanımından dolayı hasar görmüş yapı

 Bölgedeki genel hasar gören yapı kesiti

34

rapor