35

sayı 140/2017

Birleşmiş Milletler’in sürdürülebilir kalkınma ve 

iklim eylemleri amaç ve ilkelerini benimsemiş 

inşaat mühendislerinin Madrid Deklarasyonunu 

Odamız imzaladı. 

İbero-Amerikan İnşaat Mühendisliği (CICCP) 5. 

Kongresi, Portekizce ve İspanyolca Konuşan Ülkeler 

İnşaat Mühendisliği Birlikleri (CICPC-CECPC) 7. 

Genel Kurul Toplantısı, Avrupa İnşaat Mühendisleri 

Konseyi (ECCE) 63. Genel Kurul Toplantısı, Dünya 

İnşaat Mühendisleri Konseyi (WCCE) çeşitli 

etkinlikleri sırasında değerlendirerek benimsedikleri 

görüşleri ilan etti.

Sosyal ve ekonomik kalkınmanın, dünya doğal 

kaynaklarının sürdürülebilir yönetimine dayalı olduğu 

vurgulanan deklarasyonda, diğer etmenler yanısıra, 

çölleşme, kuraklık, arazi bozulması, su kıtlığı, biyo-

çeşitlilik kaybı sonucu olan doğal kaynak azalması 

ve bunun çevresel bozulmayı artırıcı etkilerin, 

insanoğlunun karşısındaki sorunları artırdığı 

belirtildi.

Dünyamızın iklim değişikliği ile durdurulamaz bir 

kentleşme ve nüfus artışının meydan okumasıyla 

karşı karşıya kaldığı belirtilen deklarasyonda, iklim 

değişikliğinin günümüzün en büyük sorunlarından 

biri olduğu ve olumsuz etkileri bütün ülkelerin 

sürdürülebilir kalkınma potansiyelini azalttığı ifade 

edildi.

Böyle bir durumda, hükümetler, profesyoneller ve 

toplumun ortak taahhüdü ile gerçekleştirilen, iyi 

hedeflenmiş, iyi zamanlanmış, politik değişimlerden 

bağımsız sürekli etkinlikler gerektirdiği belirtilirken 

deklarasyonda şu ifadeler kullanıldı: 

“Biz, inşaat mühendisleri toplumumuzun karşılaştığı 

zorlukların üstesinden gelmek ve çevre ile uyumlu 

olarak tam bir sosyal ve insani gelişmeyi başarmak 

için kolektif bir rol üstleniyoruz ve bu doğrultuda 

şunları şunu düşünüyoruz: 

l

 İnşaat Mühendisleri, küresel topluluğun üyeleri 

olarak, mesleki uygulamalarını günümüzün ahlaki, 

insani ve toplumsal değerleri ile uygunluğa 

dayandırmalıdırlar. 

l

 İnşaat mühendisliği, uzmanlık ve uygulamalarını, 

yaşadığımız toprakların sosyal ve teknik 

gereksinimlerini karşılama amacına yöneltmelidir.

l

 Böylece, inşaat mühendisliği, mesleki bir etkinlik 

çerçevesinde, etkin bir yönetim uygulayarak 

ve mevcut araç ve kaynakları verimli biçimde 

kullanarak, gerçekçi amaçlar tanımlayabilmelidir.

l

 Mühendisle toplum arasında bir bağ bulunmalı, 

bu bağ mühendisin topluma sadakatle hizmet 

etme sorumluluğunu üstlenmesini ve karşılığında 

toplumun bu tutumu onurlandırmasını gerektiren, 

karşılıklı bir taahhüt tanımlamalıdır.

İnşaat Mühendisleri olarak, sürdürülebilir kalkınma 

ve iklim değişikliği konusundaki küresel kaygıyı 

paylaşıyoruz. Bu doğrultuda, Birleşmiş Milletler’in 

Eylül 2015 Genel Kurulu’nda onaylanan 17 

sürdürülebilir gelişme hedefi ile ona ilişkin 2030 

Gündemi belgesinde yansıyan 169 hedefi başarmak 

amacıyla, teknik yetenek ve uzmanlığımızı 

sunuyoruz. İklim değişikliğinin ivedi tehditlerine 

karşı, var olan en üst bilim düzeyine dayanarak 

tepki vermek gerektiğinin bilincinde olarak, Aralık 

2015’de Paris’te ulaşılan İlgili Taraflar Konferansı 

(COP-21 Conference of the Parties) anlaşmasının 

hayata geçirilmesi çabalarına katkıda bulunmaya 

hazırız.

Başta insanların temel gereksinimlerinin 

karşılanması, özellikle yaşam koşullarının 

iyileştirilmesi olmak üzere, başarılması gereken 

amaçlara ulaşılmasına yönelik süreçlerde, inşaat 

mühendisliği temel araçlardan biri olarak hizmet 

verebilir.

SORUMLULUĞUMUZ

İnşaat Mühendislerinin topluma karşı sorumluluğu 

çok yüksektir. Sürdürülebilir bir dünya yaratmak 

ve genel yaşam kalitesini artırmak doğrultusunda 

toplumun inşaat mühendislerine verdiği görev, 

Amerikan İnşaat Mühendisleri Cemiyeti (ASCE) 

2025 Vizyonu ile örtüşmektedir. Biz İnşaat 

mühendisleri, bu belge doğrultusunda, etik 

ilkelerine uyan, işinin ehli, işbirliğine açık uzmanlar 

olarak şu hizmetleri veririz:

l

 Adına yapılı çevre denilen ekonomik ve toplumsal 

mekanizmanın planlanması, tasarımı, yapımı ve 

yönetimi;

l

 Doğal çevrenin korunması ve doğal kaynakların 

doğru ve etkin kullanılması;

l

 Kamusal, özel ve akademik sektörlerde, yeni 

fikir ve teknolojiler geliştirilmesinde yenilikçi ve 

birleştirici yaklaşımların desteklenmesi;

l

 Doğal olaylar, kazalar ve diğer tehditlerden doğan 

belirsizliklerde risk yönetimi;

l

 Çevreyi ve altyapıyı şekillendiren kamu 

politikalarının oluşturulmasına yönelik tartışmalara 

ve kararlara önderlik edilmesi.

İnşaat Mühendislerinin, fiziksel altyapının 

planlanması, tasarımı, yapımı, işletilmesi ve 

onarımına ilişkin sorumlulukları vardır. Her türlü 

binaları, enerji santrallarını ve dağıtım hatlarını, 

sanayi tesislerini, ulaşım ağlarını, su kaynaklarını 

ve kentsel su şebekelerini içeren bu altyapı için 

doğal kaynakların kullanılması zorunludur. Bütün 

İNŞAAT MÜHENDİSLERİNİN MADRİD DEKLARASYONU

ODAMIZ TARAFINDAN İMZALANDI

35

deklarasyon