9

sayı 146/2018

diyen GÖKÇE, 15 Temmuz 

2016 tarihinde yaşanan darbe 

girişimi sonrası görevlerinden 

uzaklaştırılanların sayısının 

110.778 kişi olduğunu ve 

çeşitli kurum ve kuruluşlarda 

çalışan meslektaşlarımızın bu 

uygulamalardan önemli ölçüde 

payını aldığına ve mağduriyetine 

değindi.

Meslek Odalarının yapılan 

yönetmelik değişiklikleriyle 

yetkisizleştirilip, 

etkisizleştirildiğini, mühendisin 

alması gereken hizmet karşılığı 

ücretin, haksız rekabet koşulları 

nedeniyle giderek azaldığını, 

mühendislik hizmetlerinin birer 

formaliteye dönüştürüldüğünü, 

işsizlik ve ücret düşüklüğünün 

giderek arttığını ve genç 

meslektaşlarımızın iş bulamaz 

olduklarının altını çizen GÖKÇE, 

mal sahibi-müşavir, mühendis-

yapı denetimi ve yüklenici 

işbirliğinin sağlanamadığına 

dikkat çekti. 

Üniversitelerde özgür bir ortamın 

olmamasının öğrencilerin yaratıcı 

düşünceye sahip olmasını 

engellediğini, bilim ve teknolojik 

gelişmenin yeşermesini ortadan 

kaldırdığını ve,  bilimin, bilginin ve 

teknolojik gelişmelerin özgür bir 

ortamda yükselebileceğine dikkat 

çeken GÖKÇE, “Mesleğimizde 
sertifika ve yetkinlik belgesinin 

uygulanmaması nedeniyle 
mühendislikteki hizmet kalitesi 
düşüyor. Haksız rekabeti 
körükleyen, formaliteyi 
tamamlamak için kullanılan 
bir imzacılık anlayışı var. Bu 
koşullar meslekte yetkinleşmeyi 
fakirleştiriyor. Bilgi üretilerek 
bilgiye ulaşılır. Bilgi kullanılarak 
insana hizmet edilir. Bunun 
için üniversitelerimizi niteliksel 
olarak hızlı bir şekilde geliştirip 
bilim insanlarını özgür bırakmak 
gerekiyor. Rektör ve dekanlar 
düşünsel yakınlığa göre değil; 
bilimsel yeterlilik, liyakat ve 
özgürlük temelinde hareket 
etmiyorlar.”
 dedi.

Eğitimdeki aksaklıklara değinen 

GÖKÇE, “Durmadan değişen 
TEOG ve Yüksek Öğrenime Giriş 
Sınavı  ülkemizin bir yarası 
olarak karşımızda duruyor. Eğitim 
bireysel ve toplumsal gelişmenin 
dinamosudur. Çok farklı bir 
dünyada yaşıyoruz. Bilim, bilgi 
ve teknolojik gelişmenin hızına 
yetişmek çok kolay değildir. 
Bu nedenle çok farklı bilgi 
ve becerilerin yeni kuşaklara 
kazandırılması gerekiyor.”
 diyerek, 

iş kazaları ve işçi ölümlerinde, 

insanı gelişmişlik endeksinde, 

basın özgürlüğü sıralamasında, 

uluslar arası şeffaflık örgütüne 

göre yolsuzlukta, kadın ve 

genç işsizliğinde, dünya barış 

endeksinde, kadın erkek 

eşitsizliği ve kadın cinayetlerinde 

günübirlik anlayışlarla eğitim 

ve öğretim sistemine yön 

verilemeyeceğine dikkat çekti.

Ülkemiz için tek stratejik 

seçeneğin bilim, teknoloji 

ve teknolojik yenilikte yetkin 

olmaktan geçtiğini, bu 

yetkinliği kullanarak, gelecek 

kuşaklara ve toplumun tüm 

katmanlarına yaşanabilir 

bir dünya bırakılacağını, 

dünyamızdaki rekabet üstünlüğü 

yarışı ve ortamında bilim, bilgi 

ve teknoloji üretimi belirleyici 

olduğunu ve, bu üstünlüğe 

sahip ülkelerin dünyamızda var 

olan gelir paylaşımında da ön 

sırayı aldıklarını ve söz sahibi 

olduklarını işaret eden GÖKÇE, 
“Bu birikim ve yetkinliğe sahip 
olmadığımız sürece, ülkemiz 
için kabul edilebilir bir gelecek 
yoktur. Bu durum mühendislik 
alanında da yetkinleşmeyi zorunlu 

9

46. dönem olağan genel kurulu