7
sayı 146/2018
iş cinayetlerinin özünde
politik olduğunu vurgulamak
gerekmektedir” dedi. İstanbul’da
yapılan 3. Köprü ve 3. Havalimanı
için “İstanbul’un kuzeyinde kalan
son doğal alanların da tahrip
edildiği, yüz binlerce ağacın
kesildiği, su kaynaklarının zarar
gördüğü, hava kirliğinin ve sera
etkisi yaratan zehirli gazların
salınımının, elektromanyetik
kirliliğin, toprak kirliliğinin, gürültü
kirliliğinin artacağı sır değildir.
Bir de kanal İstanbul projesi
devreye girecektir ki, kadim kent
İstanbul’a yazık edilecektir.”
diyen SUNA, “Onca projeye, onca
mağduriyete rağmen ne konut
sorununun çözümünde mesafe
katedilmiş ne de deprem güvenliği
sağlanabilmiştir.” dedi.
İstanbul’u bekleyen deprem
konusuna da değinen SUNA,
deprem toplanma alanlarının
ve ulaşım güzergâhlarının
durumunun vehameti, deprem
toplanma alanlarının imara
açılması, üzerlerinde AVM
yapılması, üçüncü boğaz köprüsü,
üçüncü havalimanı, kanal
İstanbul gibi projelerin bilim
insanlarının bunca uyarısına ve
birçok tartışmaya rağmen hayata
geçirilmeye çalışılmasındaki
ısrarın, kentin deprem güvenli
hale getirilmesi için yapılması
gerektiğine dikkat çekti ve,
“İstanbul’un ihtiyacı, Büyükşehir
Belediye bütçesinin 5-6 katı bir
bütçeye sahip “çılgın” projeler
değil, güvenli, sağlıklı bir kentsel
yaşam örmektir. İstanbul’u
yaşanabilir kentler sıralamasında
yukarılara taşıyacak yatırımlara
yönelmektir.” dedi.
TMMOB ve bağlı Odaların, 2011
yılından bu yana gerçekleştirilen
mevzuat değişiklikleri ile
adeta köşeye sıkıştırılmaya
çalışılmasına, Odaların üretim ve
denetim sürecinin dışına itilmeye
çalışılmasına, ekonomik yönden
güçsüzleştirilmiş olmasına, oda-
üye ilişkisinin zayıflatılmasının
hedeflendiğine dikkat çeken
SUNA, “Odamızın da bağlı
bulunduğu Türk Mühendis ve
Mimar Odaları Birliği’nin isminde
“Türk” kelimesinin kaldırılması ile
ilgili tartışmalar yürütülmektedir.
Bilinmesini isteriz ki, ismimizle
ve tarihimizle gurur duyuyoruz.
Düşünceyi cezalandıran, Türkiye’yi
antidemokratik uygulamalarla
anılan ülke haline getirenlere
karşı ülkemizin saygınlığını
koruyacağımızı ifade ediyoruz.
Çünkü bu ülke demokrasiyi,
barışı, kardeşliği hak etmektedir.
Biz inşaat mühendisleri; insanı
seviyoruz, ülkemize tutkuyla
bağlıyız ve toplumsal yararı
her şeyin üzerinde görüyoruz.
Medeniyet mühendisliği
olarak tanımlanan mesleğimiz
yaşanabilir kentler oluşturma,
yaşamı sağlıklı, güvenli ve nitelikli
kılma sorumluluğunu taşımaktadır.
Arzumuz, ısrarımız, kavgamız
bundandır. Bu nedenledir ki
mesleğimize ve meslek odamıza
sahip çıkıyoruz. Bizler İMO
İstanbul Şube 45. Dönem Yönetim
Kurulu olarak, çalışmalarımızı
hiçbir kişisel çıkar gözetmeksizin,
bütün meslektaşlarımızı
kucaklayarak, herkesin görüşüne
saygı duyarak ve görüşü ne
olursa olsun her meslektaşımıza
değer vererek yürütmeye çalıştık.
Bu çalışmaları gerçekleştirirken
geleneklerimize, yaşadığımız
kentlere, Cumhuriyet değerlerine
sahip çıkmaya özen gösterdik.
Tabii ki tüm bunları tek başımıza
da yapmadık, yapamazdık
da... Bakırköy, Kadıköy, Silivri,
Lüleburgaz, Kırklareli, Edirne
Temsilcilik Yönetimlerimiz,
kurul ve komisyonlarda görev
alarak bilgisini ve emeğini
paylaşan üyelerimiz, Şube ve
Temsilcilik çalışanlarımızla hep
beraber ve uyum içerisinde
dönemimizi tamamladık. Hepsine
huzurlarınızda teşekkür etmek
istiyorum. Ayrıca uyumlu bir
çalışma dönemi geçirdiğimiz İMO
Genel Merkezi Yönetim Kurulu
Başkan ve üyelerine de teşekkür
ederim.” diyerek konuşmasını
sonlandırdı.
Konuk konuşmacılar bölümünde
TMMOB İstanbul İl Koordinasyon
Kurulu (İKK) Sekreteri Cevahir
Efe ÇELİK, Makina Mühendisleri
Odası İstanbul Şube Başkanı
Battal KILIÇ, Kadıköy Belediye
Başkanı Aykurt NUHOĞLU, Oda
Yönetim Kurulu Başkanımız
Cemal GÖKÇE konuşma yaptılar.
TMMOB İstanbul İl Koordinasyon
Kurulu (İKK) Sekreteri Cevahir
Efe AKÇELİK, ülke genelinde
2 yıllık süreç içinde yaşanan
darbe, KHK’ler, terör saldırıları,
hukuksuz ihraçlar, akademisyen
7
46. dönem olağan genel kurulu