31
sayı 148/2018
Şişli Etfal Hastanesi’ne baktığımızda, Hastanenin
yer aldığı bölge, İstanbul’un ana ulaşım aksı ve iş
merkezi olarak, günlük üç milyonu aşan bir gündüz
nüfusuna sahiptir. Giderek artan bu nüfusun günlük
ihtiyaçlarıyla birlikte, afet riski karşısında oluşacak
acil tıp hizmetleri gereksinimi yönünden de Şişli
Etfal Hastanesi’nin mevcut konumu son derece
önemlidir.
Sağlık hizmetlerine erişim, sadece bir yerleşmedeki
sağlık arzına (yataklı ve yataksız sağlık kurumları,
sağlık profesyonelleri vb.) değil, komşu
yerleşmelerdeki sağlık arzına, bu yerleşmeler
arasındaki mesafeye ve seyahat kolaylığına bağlı
olarak şekillenmektedir. Bulunduğu bölgede, Şişli
Etfal Hastanesi’nin sağladığı hizmeti karşılayacak
başka bir kurum yoktur. Şişli Etfal Hastanesi
kapandığında, Şişli, Beyoğlu, Beşiktaş bölgesinde
aynı özelliklerde hizmet veren bir hastane
kalmayacağı göz önünde bulundurulmalıdır.
Seyahat zamanı ve seyahat mesafesinin, sağlık
hizmetlerinden yararlanmayı direk etkilediği;
en yakın hastaneye olan mesafe arttıkça, kalp
krizi ve ani yaralanmalara bağlı ölümlerin arttığı
unutulmamalıdır. Ayrıca ilçelerdeki hastane arzının
yeterlilik oranları ve ilçelerin mekânsal erişilebilirliği
üzerine yapılan çalışmalarda da Beyoğlu, Şişli,
Beşiktaş ve yakın ilçelerin yüksek mekânsal
erişilebilirliğe sahip olduğu ve kamu hastanelerine
yerel talebin yüksek olduğu görülmektedir.
Sağlık tesislerinin hem toplumun tüm bireylerinin
kolay erişimini mümkün kılacak, hem de en verimli
işleyişi temin edecek şekilde yer alması gerekirken,
hastanenin bölünerek taşınmasının bölgede
yaşayan yurttaşların sağlık hizmetine erişim
imkânlarını kısıtlayıp özel hastaneleri zorunluluğa
dönüştürmektedir. Bu durum yer seçiminde eşitlik
ve herkes için erişilebilirlik anlayışını zayıflatmakta
ve gittikçe daha dengesiz bir kamu hizmeti yapısı
oluşturmaktadır. Aynı zamanda gelirin düşük,
işsizliğin yüksek olduğu bölgelerin hastanelere
erişilebilirliğini azaltmaktadır.
Bu bağlamda son derece büyük bir hızla yaşanan
kentsel dönüşüm süreci, kentin köklü yerleşim
bölgelerinde yaşayan insanların bu bölgeleri
terk etmesi sonucunu yaratmakla kalmayıp aynı
zamanda tüm kentlilerin anayasal ve evrensel
bir kentli ve insan hakkı olan kamusal sağlık
hizmetlerinden en hızlı ve elverişli koşullarda
yararlanması ilkesini de ortadan kaldırmaktadır.
Sağlık tesislerinin hem toplumun tüm bireylerinin
kolay erişimini mümkün kılacak, hem de en
verimli işleyişi temin edecek şekilde yer alması
gerekmektedir.
Şişli Hamidiye Etfal Hastanesi Yerleşkesi İçinde
Yer Alan Binaların Yapısal Olarak Durumlarının
Gözleme Dayalı Tespiti
Şişli Hamidiye Etfal Hastanesi yerleşkesi içinde yer
alan binaların yapısal olarak durumlarının gözleme
dayalı tespiti, Mayıs 2018’de yerinde inceleme ile
yapılmıştır.
Yüksek katlı bir ana blok ve çevrede bulunan birkaç
katlı birkaç binadan oluşan yerleşkede esas hizmet
ana binada verilmektedir. 20 Ekim 1968 tarihinde
temeli atılan ana binanın yükselen 8 katlı 3 bloğu
ve yer altında 5 katı vardır.
Göründüğü kadarıyla 50 yıllık binaların taşıyıcı
sistemlerinde belirgin bir hasar yoktur.
Ancak blokların fiziki olarak yeterli olmadığı
anlaşılmaktadır. Binaların mevcut durumu eski
resimleriyle karşılaştırıldığında yapısal olarak
aynı taşıyıcı sistem gözlenmekte ve herhangi bir
güçlendirme işlemi gerçekleşmediği görülmektedir.
Yapının kamu hastanesi olması nedeniyle, yapıldığı
dönemin yönetmeliklerine uygun olarak tasarlanıp
bir kontrol teşkilatıyla uygulamasının yapılmış
olması beklenmekte olduğundan yapı kalitesinin
belli bir seviyenin üzerinde olması muhtemeldir.
Tabii ki 50 yıl önce yapılan bir yapının güncel
deprem yönetmeliği şartlarını sağlaması
beklenemez. Fakat bilgisayar, yazılım ve yapı
teknolojilerindeki gelişmeler ile çoğu yapının yerinde
güçlendirilmesi olanaklı hale gelmiştir. Bu konuda
çalışma yapılıp yapının performansına bakılarak,
perde eklenmesi, sismik izolasyon yapılması,
kolonların güçlendirilmesi gibi çeşitli yöntemlerin
biri ya da birkaçı birlikte kullanılarak güçlendirme
yapılması olasılığı araştırılabilir.
TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu
31
değerlendirme