Prof. Dr.
F.Karadoğan - Dr. E. Yüksel |
BÖLME DUVARLI BETONARME ÇERÇEVELER ÜZERİNDE GERÇEKLEŞTİRİLEN BAZI DENEYSEL ÇALIŞMALAR (DEVAMI) |
|||||||||||||||
Öte yandan yurdumuzda kırsal kesimde üç-dört kata kadar gerçekleşebilen ve duvarların önce örülüp, betonu sonradan dökülen ve yönetmeliklerde öngörülen minimum değerlerden daha az donatısı bulunan düşey hatıl nitelikli kolonlarla ve üstlerindeki kirişlerle ya da yatay hatıllarla bütünleşmiş duvarları bulunan yapıların, depremde çok iyi davranış sergilediği görülmektedir, Fotoğraf 6 ve 7. İki eksenli gerilme etkisindeki bazı duvarlar için ülkemizde yapılmış deneysel bir çalışmanın [3] sonuçlarını özetleyen Şekil 5 deki kayma gerilmesi - normal gerilme ilişkileri incelendiğinde, duvarların bir miktar basınç altında ihmal edilemeyecek düzeyde kayma dayanımına sahip oldukları görülmektedir. Bu değerler, mevcut az katlı yapıların ortalama beton basınç dayanımları olan 100±28 kg/cm2 değerinden üretilen yaklaşık kayma dayanımı 11 kg/cm2 ile karşılaştırıldığında ihmal edilemeyecek değerlerdir. Şekil 5 Hesaba
katılmadığı zaman yapıda burulma veya kısa kolon oluşturabilen,
betonarme binalardaki bölme duvarları konusunda diğer ülkelerdeki
durum incelendiğinde şu noktalar dikkat çekmektedir; ·
‘Eurocode #8 Design Provisions for
Earthquake Resistance of Structures Bölüm 1-4’
, Binaların onarım ve güçlendirilmesi bölümünde mevcut yapı
periyodu olarak ölçümle bulunan değerlerin kullanılabileceği yani bölme
duvarlarının yalnız kütleleriyle değil yatay rijitlikleriyle de gözönüne
alınabileceği ifade edilmektedir, (Bakınız
Bölüm 3.4.1(3)). · Donatısız bölme duvarı inşaa etmeme eğilimi kuvvetlidir. ·
Bölme duvarlı çerçeve tanımı yapılmakta
ve bölme duvarları hesaplara katılmaktadır. Unutulmaması gereken genel
bir başka özellik de, mevcut betonarme yapılarımızda esnek olan çerçevelerin
eğilme deformasyonları yaptığı sırada düğüm noktaları dönerken,
bunların içinde yer alan bölme duvarlarının kayma tipi şekildeğiştirme
yapacağı ve ileri şekildeğiştirme aşamalarında bu farklılığın
daha da belirginleşeceğidir. Bunun
sonucu olarak, yatay deprem etkisinde bölme duvarı ile çerçeve
elemanlar arasında birbirlerine değen kesimler iki çapraz köşede sınırlı
bölgede kalacak ve geri kalan kısımda çerçeve ile bölme duvarı
birbirinden ayrılacaktır. Bu
davranış şekli yaklaşık olarak sanal bir çift çapraz çubukla
temsil edilebilmektedir. Ülkemizde kullanılan bölme
duvarlarını temsil etmek için kullanılabilecek bu sanal çubukların
mekanik özellikleri neler olmalıdır?
Bu konu yürütülen deneysel incelemenin amaçları arasında yer almaktadır,
[4]. Deneysel
Çalışmalar
İTÜ İnşaat Fakültesi Yapı
ve Deprem Mühendisliği Laboratuvarında 1994 yılından bu yana devam
eden deneysel çalışmalardan biri de “Bölme Duvarlı Betonarme Düzlem Çerçeve Deneyleri” dir. Deney Numuneleri
Yaklaşık ½ ölçeğiyle hazırlanan bir açıklıklı tek katlı
çıplak çerçeve numunelerinde açıklık ve yükseklik sırasıyla 220
cm ve 152.5 cm olup genişlik/yükseklik oranı 1.44 e karşı
gelmektedir. Dikdörtgen
kesitli kolonların boyutları b / h = 20x25 cm dir.
Tablalı olarak oluşturulan kirişin boyutları ise b / h / bt
= 20 / 32.5 / 82 cm dir, Fotoğraf 8.
Donatı ayrıntıları Şekil 6 da topluca yer almaktadır. Bu numune, karşılaştırma yapmak amacıyla kullanılmış standart numunedir. Kolon-kiriş birleşim bölgesi ve döşemenin de genel davranışa katkısını, gerçeğe yaklaştırabilmek amacıyla çerçeve düzlemine dik kirişlerden ve döşemeden belirli bölümler, bu numuneye katılmıştır. Fotoğraf 8
Şekil 6 Şekil 7 |