HUKUK


ANAYAPININ HARAP OLMASI

Bugün, İstanbul için olası bir depremin büyük bir afet olmaması için alınması gereken önlemler konusunda çok şey söyleniyor ama somut bir çalışma da görülmüyor. Depremden sonra ise yapılacak çok iş var. Hele bir deprem olsun, gerekli olan bütün çalışmalar yapılacaktır, bundan bir kuşku duymuyorum.

Yapılacak işler, sağlıktan mühendisliğe pek çok alanı ilgilendirecektir. Ben de hukukçu olduğum için hukuk alanını ilgilendiren konulardan birinden söz etmek istiyorum.

Geçen büyük depremde olduğu gibi depremin en azılı suçlusu olan (!) inşaat mühendislerine karşı deprem sonrasında açılacak ceza ve tazminat davaları ile ilgili olarak dava açacakların işine yarayacak pratik bilgileri İnşaat Mühendisleri Odasınca yayımlanan bu bültende yazmam pek doğru olmayacaktır.

Sadece inşaat mühendisleri aleyhine dava açılmasının nasıl önlenebileceğine ilişkin ise bu gün için söyleyecek sözüm yok.

O nedenle burada sadece, yıkılan binayı derhal tapu idaresine bildirmeyen yöneticinin başına geleceklere değineceğim.

634 Sayılı Kat Mülkiyeti yasasının altıncı bölümünde yer alan 47. maddede anayapının harabolması ve 48. maddede ise bildirme ödevi ve kaydın silinmesi konuları düzenlenmiştir.

Yasanın yukarıdaki maddelerine göre, anayapının tamamı, deprem, yangın, sel, çöküntü gibi nedenlerle harap olmuşsa, anataşınmaz üzerindeki kat mülkiyeti kendiliğinden sona erer.

Anataşınmazın yöneticisi varsa bu durumu tapu idaresine ve diğer kat maliklerine derhal bildirecektir; bildirmediği takdirde bu yüzden doğacak zararlardan dolayı bağımsız bölümü harap olan kat malikleri ile birlikte bu zararın beşte biri oranındaki kısmından da zincirleme olarak sorumlu tutulacaktır.

Eğer yönetici yoksa (depremde enkaz altında vefat etmiş olabilir ya da hiç yoktur) anayapının harap olduğunu derhal bildirme yükümlülüğü bağımsız bölümü harap olan kat malikine aittir.

Mutlaka, hem inşaat mühendisi hem de apartman yöneticisi olanlar vardır. Bu gün için depreme karşı alınacak önlemler çerçevesinde bu kişilerin yöneticilikten derhal istifa etmelerini öneriyorum. Nasıl olsa, deprem sonrasında inşaat mühendisi oldukları için haklarında ceza ya da tazminat davası açılacaktır. Bir de yönetici iseler, o kargaşada bildirim ödevini yerine getirememiş olmalarından dolayı başka bir dava ile karşılaşmaları çok da hoş bir sürpriz olmayacaktır.

Bu önerimi ciddiye almayanlar aldanıyorlar.

Bizde, musibet meydana gelmeden onu görüp önlemeye ve bu yolda çalışmaya pek prim verilmezken, meydana geldikten sonra ise ilgili ilgisiz suçlularını hemen bulup mahkum etmek konusunda kayda geçmiş pek çok başarı vardır.

Bu konuda da uygulamadan bazı örnekler ve yargıtay kararları ile konuyu somutlaştırarak ciddiyetini ortaya koymayı istedim; ancak bulamadım. Bunu özellikle İstanbul için henüz büyük bir afete dönüşecek bir depremle karşılaşmamış olmamıza bağlıyorum. Deprem sonrası bu mevzuatın da zenginleşeceğinden hiç kuşkum yok.

Bu nedenle aşağıda yalnızca yasa metinlerini vermekle yetiniyorum.

II - ANAYAPININ HARAP OLMASI: 

MADDE 47 - Anayapının tümü harap olmuşsa, anagayrimenkul üzerindeki kat mülkiyeti kendiliğinden sona erer.

Anayapının bağımsız bölümlerinden biri tamamen harap olur ve o bölümün maliki iki yıl içinde bölümünü yeniden yaptırmazsa, diğer kat malikleri veya bunlardan bir kısmı, bu sürenin tamamlanmasından başlayarak bir yıl içinde o bölüme ait arsa payının, değeri karşılığında ve arsa payları oranında kendilerine devredilmesini hakimden isteyebilirler. Bu halde devrolunan arsa payları kat mülkiyeti kütüğünün ilgili sayfalarının (Beyanlar) hanesine işaret olunur; arsa payını devralanlar, devraldıkları tarihten başlayarak iki yıl içinde, harap olan bağımsız bölümü yeniden yaptırmaya veya aynı süre içerisinde bütün kat malikleri bağımsız bölümlere bağlı arsa paylarını bu Kanunun 3 üncü maddesinin 2 nci fıkrasındaki esaslara göre yeniden hesaplayarak kat mülkiyeti kütüğüne geçirtmeye mecburdurlar.

Yukarıdaki fıkra hükmüne uyulmadığı takdirde anagayrimenkul üzerindeki kat mülkiyeti kendiliğinden sona ererek, gerek o gayrimenkul ve gerek harap olan bölümler için alınan sigorta bedeli üzerinde ortak mülkiyet hükümleri uygulanır.

Birden ziyade bağımsız bölüm tamamen harap olup da bunlardan birinin yeniden yapılması diğerinin yapılmasına bağlı bulunuyorsa, bağımsız bölümleri harap olan kat malikleri bunları yeniden yaptırıp yaptırmayacaklarını, harabolma tarihinden başlayarak altı ay içinde diğer kat maliklerine yazılı olarak bildirmeye mecburdurlar. Bildirmeyenlerin yeniden yaptırmak istemedikleri kabul olunur ve onların arsa payları, bölümlerini yeniden yaptırmak isteyenlere öncelikle devredilir.

Harabolan bağımsız bölümler üzerindeki kat mülkiyeti bu maddede yazılı süreler devamınca kendiliğinden kat irtifakına çevrilir ve kat mülkiyeti kütüğünde beyanlar hanesine geçici şerh verilir. Bağımsız bölüm yapılınca onun üzerindeki kat mülkiyeti yeniden doğar ve geçici şerh kütükten silinir.

 

III - BİLDİRME ÖDEVİ VE KAYDIN SİLİNMESİ: 

MADDE 48 - Anagayrimenkulün veya anayapının tümünün veya bir kısmının harab olması halinde durum yönetici tarafından o gayrimenkulün bulunduğu yerin tapu idaresine ve bütün kat maliklerine; eğer yönetici yoksa, bağımsız bölümü harap olan kat maliki tarafından tapu idaresine derhal bildirir; bunun bildirilmemesi yüzünden doğacak zararların tümünden bağımsız bölümü harap olan kat maliki, zararın beşte biri oranındaki kısmından da yönetici müteselsilen sorumlu olup, Hazine sorumlu değildir.

Kat mülkiyeti sona erince, kat mülkiyeti kütüğündeki sayfalar kapatılarak gayrimenkulün kaydı ana yapıdan sağlam kalan kısımlar gösterilmek ve kat mülkiyeti kütüğü kurulmadan önceki genel kütük kaydiyle bağlantı sağlanmak suretiyle, arsa payları oranında ortak mülkiyet esaslarına göre, genel kütüğe tescil edilir. Bu halde sigorta bedelleriyle enkaz üzerinde de ortak mülkiyet hükümleri yürür.

Tümü harabolan anayapının arsasında malik veya ortak malikler tarafından yine kat mülkiyeti esasına göre yeni bir yapı yapılmak istenirse, kat irtifakı ve kat mülkiyeti kurulmasına dair hükümler uygulanır.

İstanbul için olası bir depremin büyük bir afet olmaması için alınması gereken önlemler konusunda somut bir şey yapılmıyor olmasına rağmen çok şey söyleniyor. Hatta önlemlerinden de ilerisinde depremden sonraki senaryolar da çok konuşulmaya başlandı. Yasanın bu hükümleri de deprem sonrası yöneticilerin ve bağımsız bölüm sahiplerinin hareket tarzı hakkında önemli kurallar içerdiğinden senaryolara da bir katkısı olacaktır kuşkusuz.


 

 

  Bülten Index sayfası   | Sonraki Sayfa